Erdoğan-AKP iktidarı 1 Kasım seçimlerinin ardından yeni anayasa ve başkanlık rejimi hedeflerine, ancak ve ancak grevleri, sendikal muhalefeti ve Kürt halkının mücadelesini kırarak erişebileceğini anladı. Tahir Elçi’yi katleden, gazetecileri tutuklayan, Kürt illerinde bizim vergilerimizle finanse ettikleri kirli bir savaşı başlatan ve siyasi muhalefetin her türlüsünü zor yoluyla bastırmayı kendine görev edinen iktidar, bu yolda işçi gençliğin en mücadeleci kesimlerine de saldırmaya başladı.
İstanbul Üniversitesi ile Anadolu Üniversitesi’ne afişleri sökmek bahanesiyle polis girdi. Emniyet Müdürlükleri üniversitelere özel polis birlikleri oluşturdu. Diyarbakır’da iki, Cizre’de bir genç kolluk kuvvetlerince kasten öldürüldü. İÜ öğrenci Ege Tunçsel ve Musab Demir tutuklandı. Kabarık bir gözaltı dalgası kendisini gösterdi. Akhisar’da yaşları 15-18 arası değişen 119 çocuk, Tayyip Erdoğan’a hakaret suçlamasıyla yargılanmaya başladı. Silopi’de okullar tanklarla vuruldu. Öğrenci yurtları özel harekat timleri tarafından basılmaya başlandı. Mücadelelere katılan öğrencilerin bursları kesildi, öğretim üyeleri hakkında ise soruşturmalar açıldı. Nitekim AKP hükümeti, demokrat makyajını akıtarak mücadeleci gençlik hareketine karşı topyekün bir savaş başlattı.
Peki bütün bu saldırılar ne uğruna? Erdoğan, bu soruya “terör örgütlerinin yok edilmesi” diye cevap veriyor. “Terör” kelimesini mazeret olarak kullanıyor ve başkanlık rejimi ile neo-liberal yağmacı ekonomi hedeflerinin karşısına, yaşamlarını savunmak için kim çıkarsa çıksın, karşılığının şiddet, sindirme, katliam ve baskı olacağını söylüyor. Bu amaç doğrultusunda AKP, gençlik hareketini, işçi grevlerini ve Kürt halkının mücadelesini marjinalize ederek, iktidar koltuğunu sallayan patlamalı süreçlerden yıkılmadan çıkmak istiyor.
Kürt siyasi hareketine ve gençliğine dönük askeri ve siyasi operasyonlar derhal son bulmalıdır ve yaşanan bütün ölümler soruşturulmalı, Meclis bu konuda devreye girmelidir. Terör gerekçesi ile tutuklanan Kürt siyasal hareketi mensupları ve sosyalistler derhal serbest bırakılmalıdır!
Tutuklanan öğrenciler derhal serbest bırakılmalı, polis üniversitelerden çekilmelidir. Afiş asmak, toplantı almak, yürüyüş yapmak gibi anayasada güvence altına alınmış demokratik hakların önündeki tüm engeller kaldırılmalıdır!
