İlk turu 23 Nisan’da, ikinci turu ise 7 Mayıs’ta olan Fransa başkanlık seçimleri daha önce gördüğümüz herhangi bir seçim gibi değildi, çünkü ikinci tura alıştığımız iki parti olan Sosyalist Parti ve Cumhuriyetçiler kalmadı. Bunlar yerine Ulusal Cephe’nin Marine Le Pen’i ve En Marche’ın Emmanuel Macron’u kaldı. Asıl konumuza geçmeden önce bu partilerin politikalarına bir bakalım.

Ulusal Cephe milliyetçi ve hatta proto-faşist bir parti. Marine Le Pen’in babası Jean-Marine Le Pen tarafından 1977’de anti-AB taraftarı, muhafazakar, ırkçı ve göçmen karşıtı düşüncelerle kurulmuş. Emmanuel Macron’un partisi ise 2016’da kendisinin kurduğu sosyal liberal, pro-AB bir parti. Bu partinin oldukça yeni olmasının da etkisiyle Macron’un bu seçimlerde burjuva bir “partiler-üstü”  aday olarak öne sürülmesi de cabası.

Partilerin adaylarını incelememiz gerekirse, Marine Le Pen bir avukat ve politikacı, babasının ırkçı görüşlerini devam ettiriyor ama halka saf görünmek için ırkçılığını mülteci krizi konularında daha çok öne çıkarıyor. Emmanuel Macron ise bir bankacı, 2016’ya kadar siyaset sahnesinde adı hiç duyulmamış biri olan Macron 2014’de ekonomi bakanı olarak atanıyor. Ekonomi bakanıyken yaptığı iş saatlerini uzatma ”reformuyla” başkanken de ne yapacağını belli ediyor aslında.

İlk turda Macron %24, Le Pen %21 oy alınca ilk iki oldukları için ikinci tura geçtiler. İkinci turda ise %66 gibi yüksek bir oranla Macron kazandı. Pekiyi neden?

İlk olarak bakmamız gereken şey seçime katılım oranları, Fransa vatandaşlarının 11.4 milyonu seçime katılmamayı tercih etti (ki bu kadar az katılım 1969’daki seçimden beri görülmemişti), 4.5 milyonu boş oy, 1 milyonu ise de geçersiz oy attı. Macron’un kazanmasında önemli olan ikinci faktör ise Cumhuriyetçi Cephe’nin ve seçime katılan Sosyalist Parti adayı Hamon ve Cumhuriyetçiler’in adayı Fillon’ın 2. turda Macron’u desteklemesi. Üçüncü faktör ise Macron’un çevresi geniş, ”karizmatik” ve güleryüzlü bir bankacı olması.

Kampanya bağışlarına genel olarak bakıldığında Macron’un diğer adaylara göre daha çok bağış aldığı açıkça belli, Le Pen’in aksine anti-AB ve küreselleşme karşıtı değil, bu da bankaların ve şirketlerin en sevdiği durum. Le Pen’in ise Rusya’da bir bankadan 3 milyon Euro borç aldığı söyleniyor.

Radikal çıkış, reformist sonuç

2. tura Le Pen ve Macron gibi kişilerin geçmesi Fransa’daki siyasi düzenin tamamen yerle bir olduğunu belli ediyor. Öyle bir yerle bir olma ki sırayla iktidar olmuş iki parti (Cumhuriyetçiler ve Sosyalist Parti) 2. tura bile geçemedi. Bunun neden olduğunun cevabı aslında basit ve bunu ABD’de de görebiliriz. Fransa halkı son 2 hükümet sürecinde istediği değişiklikleri göremedi ve bu partilerden umutlarını kesti, Sosyalist Parti’ye oy veren sol kesim artık Sosyalist Parti’nin de çürümüş neo-liberal bir partiye dönüştüğünü anladı ve bu seçimin ilk turunda oylarını Melenchon’a verdi. Melenchon yarışa bağımsız olarak katılmasına rağmen nasıl bu kadar oy toplayabildi? Çünkü halka daha önce görmedikleri, farklı, radikal öneriler sundu, aynı Le Pen gibi fakat aralarındaki fark Le Pen’in bunu milliyetçilik ve ırkçılıkla, Melenchon’un da işçi hakları desteğiyle, NATO’dan ayrılma önerisiyle ve Fransız enerji şirketi EDF’yi kamulaştırma isteğiyle yapması. Buna rağmen Melenchon, parlamenter sınırların geçilmemesinin de biricik garantisi ve savunucusu olarak kitleleri reformizme davet ediyor.

Macron’un başkan seçilmesi Avrupa’daki neo-faşizm akımını durdurmadı, aksine daha da hızlandırdı. Çünkü ABD seçimlerinde Trump’ın seçilmesinin sebebi senelerdir değişim göremeyen halkın radikal ve farklı yollar aramasıydı. Fransa halkı Macron’u seçip sağ radikalleşmeye şu anda karşı çıkmış olabilir ama bunun Macron’un başkanlığının Le Pen’den daha iyi olacağı anlamına gelmiyor. Çünkü Macron’un iktidarı boyunca işçi sınıfına yapacağı neo-liberal saldırılardan, politik düzene uyum sağlayışından halk bıkacak ve radikal bir seçim arayacaklar, ve eğer bu seçim arayışında Fransa solu düzgün bir seçenek sunamazsa, Le Pen gibi bir faşisti, düşüncelerini kapalı bir şekilde değil, direkt açık şekilde dile getirirken bile seçebilirler.