Okur Mektubu
18 Mart Salı günü Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptali ardından gözaltına alınmasıyla birlikte başlayan ülkenin sarsılan demokrasisi ve hukuksuzluğuna karşı, başta ODTÜ olmak üzere diğer üniversite öğrencilerinin çağrısıyla kendi okulum İYTE (İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü) öğrencileri de bu çağrılara kulak verdi. İYTE her ne kadar izmirden uzaklığı nedeniyle bilinmeyen ve apolitik, sessiz bir okul olarak görülse de her türlü özgürlüğe vurulan ket, bu ülkenin gençleri olan bizleri de rahatsız etti ve artık sesimizi çıkarmanın vaktinin geldiğini gösterdi.
Birçok farklı görüşe, ideolojiye sahip arkadaşımızla birlikte yapılan bir çağrıyla kampüsümüzün sokaklarına döküldük ve sesimizi çıkardık. İlk çağrıyı kim yaptı hatırlamıyorum fakat herkes önce kendi bölüm arkadaşlarıyla kendi bölüm binalarında toplandı sonrasında makine mühendisliği binasında birleşti. Sloganlar ve dövizlerimiz eşliğinde okulumuzun ring güzergahında yürüdük ve son durağımız rektörlük binasında soluğu aldık. Herhangi bir yöneticimiz, liderimiz olmadığından o gün bir arkadaşımız hepimiz adına bir konuşma gerçekleştirdi. istek ve çağrılarda bulundu. Başta ODTÜ olmak üzere diğer sıra arkadaşlarımızın direnişine destek olacağımızı belirttik. Sonrasında okulumuzun şenlik alanında toplanıp İzmir’de gidilebilecek yürüyüşler hakkında konuşup tartıştık. Genel anlamda süreç bu şekilde işledi ve hafta boyu bu şekilde kampüs ve İzmir sokaklarında direnişe devam ettik.
ODTÜ’nün akademik boykot çağrısına kulak verdik ve hafta boyu derslerimize katılmamakla birlikte bu direnişe hocalarımızı da davet ettik. Okulumuz söylediğim gibi yakın zamanda hiç böyle büyük bir topluluk toplamamış olduğu için elimizde halihazırda bunu gerçekleştirebilecek bir ekip yoktu. Bütün bunları “bağımsız İYTE öğrencileri” adı altında inisiyatif alan sevgili arkadaşlarımız başta olmak üzere hep beraber gerçekleştirdik. Her gün toplandığımız ve toplanmaya devam edeceğimiz şenlik alanımızda forumlar düzenliyoruz. Bu direniş ruhunun kalıcı olmasını istiyor ve bunun için eylem alıyoruz. Her ne kadar fikir ayrılıkları yaşansa da her birimiz özgürüz ve fikirlerimizi dile getirip değerlendiriyor ve tartışıyoruz. Ayrıca İzmir’deki diğer üniversiteli arkadaşlarımızla irtibat geçip eylemlerimizde bir olmaya ve birbirimize destek olmaya çalışıyoruz. İrtibata geçmek ve okuldaki bilgi akışını sağlamak adına arkadaşlarımızın oluşturduğu bir “Acil Öğrenci Konseyi” kuruldu. Bu birlik inisiyatif alan arkadaşlarımızın işleyişi daha efektif ve kolay ilerletebilme adına önerdikleri bir şeydi. Yine bu direnişte rol almayı isteyen kişilerle birlikte fikir alışverişi yapılarak yürütülüyor ve bu kişiler her fakülte ve bölümden birkaç kişi olmak üzere dağılım göstermekte. Ayrıca canla başla elindeki güçle yardımcı olmaya çalışan arkadaşlarımızla herkes her türlü desteği sağlamak için çaba göstermekte.