Başkanlık sisteminin Erdoğan için anlamı bir var olma veya yok olma savaşı. Bu savaşın sonucu saray açısından ya siyah olacak ya da beyaz ancak gri olmayacak. Bunun bilincinde olan Erdoğan, ‘milli irade’ ismini vererek meşrulaştırmaya çalıştığı kirli çıkarlar ağına aykırı olan, bu çıkarlar bütününü tehdit eden bütün sesleri ve hareketleri bastırma, dahası bunları yok etme yönünde bir politika güdüyor. Taşerona kadro isteyen, özelleştirmelere karşı duran Zonguldak işçilerine silah gösteriyor, en temel demokratik hak ve özgürlüklerini talep Kürt halkının tepesine bombalar yağdırıyor ve barış isteyen akademisyenleri zindanlara atıyor.
Eğitim-Sen, yapılan sendikal eylem ve etkinlikler nedeniyle ülke genelinde başlatılan hukuk dışı bu baskıcı girişimlere, soruşturmalara ve sürgünlere son verilmesi talebiyle 12 Temmuz Salı günü Aydın’da başlayacak ve 15 Temmuz’da Ankara’da Milli Eğitim Bakanlığı önünde sonuçlanacak “Baskı, Sürgün, Soruşturma ve Cezalar Son Bulsun” talepli bir yürüyüş ve eylem programı oluşturduğunu duyurdu. Bugün içerisinden geçmekte olduğumuz sürecin, saray rejiminin programının ifade ettiği öngörüleri durdurabilmemiz için hayati önemde olduğunun bilincinde olarak mücadeleci gençlik sektörlerini eğitim emekçileri ile sokaklarda buluşmaya çağırıyoruz.
Eğitim Sen’in eylem programı şöyle:
12 Temmuz Salı günü saat: 16.00’da Aydın İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde oturma eylemi ve basın açıklaması,
13 Temmuz’da İzmir’de, İzmir 1 No’lu Şube Başkanımızın da içinde olduğu dava duruşması öncesinde basın açıklaması ve duruşmaya katılım,
14 Temmuz saat 16.00’da Bursa’da yürüyüş ve basın açıklaması,
14 Temmuz saat 19.00’da Eskişehir’de yürüyüş ve basın açıklaması,
15 Temmuz saat 14.00’de Milli Eğitim Bakanlığı önünde oturma eylemi ve basın açıklaması.
