Merhabalar arkadaşlar.
Ben Manisa’da bir metal fabrikasında çalışmakta olan işçi kardeşlerinizden sadece birisiyim. Son günlerde üniversiteleri bir siyasi parti kurumuna çevirmek isteyen bir anlayışın saldırganlığı altında olduğumuzu görüyorum.
Oysa üniversitelerin rektörleri atamayla değil, seçimle işbaşına gelmelidir. Tıpkı sendika yöneticilerinin, işyeri temsilcilerinin seçildiği ve seçilmesi gerektiği gibi.
Selam olsun bu onurlu mücadeleyi veren Boğaziçi Üniversitesi öğrenci kardeşlerimize. Kalplerimiz her zaman sizin yanındadır. Bu dik duruşunuz biz işçi kardeşlerinizi onurlandırdı. Sonuna kadar yanınızdayız.
Kardeşlerim bizim asıl sorunumuz tek adam rejimidir. İstediği kişiyi istediği yere atıyor, istediğinde görevden alıyor; öğrenci arkadaşların en demokratik hakkı olan protestolarına bile tahammülü olmayan bir anlayışa sahip. Bu arkadaşlarımıza “terörist” kimliği yapıştırarak karalamak ve küçük düşürmek istiyor; baskı yapmak, kendinden olmayanları “terörist” ilan etmek bunlara yakışır, ama biz bunlara hiç inanmadık. Biz zalimin değil, her zaman mazlumun yanında olduk.
Üniversiteler onların değil öğrencilerindir. Fabrikalar patronların değil işçilerin, tarlalar ağaların değil köylülerin olmalıdır.
Selam olsun Boğaziçi Üniversitesi demokrasi mücadelesine.